28 Mart 2013 Perşembe

Bir nefesmiş, yolculukmuş, bir anmış hayat dediğin


Bildiğin bir aynaymışım, sana baktığımda kendimi görmüşüm.

Kendimi tanıdıkça insanları tanımışım, insanlarda kendimi bulmuşum

Paylaştıkça zenginleşmişim, zenginleştikçe paylaşmışım

Gidilmez, görülmez yollar varmış, sen gittikçe uzayan

Bir nefesmiş, yolculukmuş, bir anmış hayat dediğin

Sabır birazda tahammülmüş anahtarı, açılmaz derin kapıların

Bir varmış, bir yokmuş ile başlarmış, bu bulmacayı çözen olmamış

Bazıları cebini doldurmuş; yine de elleri boş, doldurduklarını alamadan

Bazıları ruhunu doldurmuş; onlara kalan yaşanmış hatıralarmış

Sonunda yine de hepsi göçmüş buradan


Ben senmişim, öfkeliyken kendime kızmışım; Kendimi sevdiğimde, seni sevmişim

Biriktirdikçe ağırlaşmışım, ağırlaştıkça bağlanmışım dünya malına

Bağlandıkça dünya malına, fark etmemişim dönüşü olmayan yollardan geçtiğimi

Her anmış beni şimdide tutan geri gelmeyen, benden kopan oysa eşitmiş kaybım ile kazancım

Hatıralarmış bende kalan geçmişe dair; Hayallermiş geleceğe beni bağlayan

İhtiyacım olan özgürlük, gökyüzünde yükselen kuşların süzülüşü gibiymiş

Doğum ve ölüm yalanın başı sonu olsa da herkes gerçekmiş ve doğruymuş kendine

Sultan Öztoprak,

26.02.2013


--------------------------------------------------------------------------------------------------

Yalnızlığım kılıç gibi


Yalnızlığım kılıç gibi acımasızca içimi parçalıyor, dayanılmaz oluyor

Dağlıyor her geçen gün içimdeki boşluk ve dolmuyor başka bir şeyle

Büyüyor hayalin içimde kavuşma arzusuyla, ben sabırla beklerken


Gecemde ol istedim yorgan gibi beni sarıp, ışık gibi aydınlatarak

Gündüzümde ol istedim hiç bırakmayacak gibi sıkıca tutarak


Tırtılın rüyası, kendi ördüğü kozadan özgürlüğüne uçmak, bir gün bile olsa ömrü kelebeğin

Benim rüyam da, özgürlüğüm de sensin, sana kavuşmak bir an bile olsa,

Yokluğunun tutsaklığında ömür boyu geçirmektense yapayalnız…



Sultan Öztoprak,

 28.03.2013

 --------------------------------------------------------------------------------------------------

8 Mart 2013 Cuma

Bugün var, yarın yok gibi

Zaman öylece akıp gidiyor, hayat öylece geçiyordu

Sanki tutamıyor, tutunamıyor sadece seyrediyorum

Bazen buğulu bazen de berrak bir camdan. Oyuncu çok tanıdık.

Geçmişin sesleri bir gün gelecek, geleceğin sesleri bir gün geçecek gibi

Bugün var, yarın yok gibi. Sanki her şey boş gibi


Sevdiğim kadar nefret ediyorum, öfkem kadar hassasım

İyiliğim kadar kötüyüm, hafifliğim kadar değerliyim

Kalbimde anlam veremediğim, anlatamadığım bir düğüm; bazen var, bazen yok gibi

Bugün var, yarın yok gibi. Sanki her şey boş gibi

Sultan Öztoprak

18.02.2013

--------------------------------------------------------------------------------------------------

4 Mart 2013 Pazartesi

Kaç zamandır yoksun sen

Kaç kışı sensiz geçirdim ve sevdasız

Kaç bahar sensiz yaşadım ve tatsız

Sensiz. Bir yaz geçiyor,

Sebepsiz ve neşesiz

Baharımda sen, kışımda sen

Eridim çekilmez çilemden

 
Kaç gece sensiz geçti ve aşksız

Kaç gündüz sensiz bitti ve anlamsız

Sensiz. Bir şişe daha bitiyor,

Artık sayısı belirsiz

Gündüzümde sen, gecemde sen

Kaç zamandır yoksun sen

Soldum çaresiz kederimden

 
Kaç akşam sensiz kaldım ve sevisiz

Kaç sabah sensiz uyandım ve sessiz

Sensiz. Bir ömür geçiyor,

Yapayalnız, semasız ve ıssız

Sabahımda sen, akşamında sen

Kaç zamandır yoksun sen

Tükendim dermansız derdimden

Sultan Öztoprak

08.03.2013

--------------------------------------------------------------------------------------------------

Hayatın içinden



Usul usul akıyordu, bir o kadar kararlı devam ediyordu yoluna

Yavaş yavaş geçiyordu, bir o kadar hızla ve geri dönüş olmaksızın

Coşkuyla, neşeyle yaşıyordu, sonucunu sorgulamadan, sebep aramadan

Biliyordu bir şeyi kazandığında başka bir şeyi kaybettiğini

Aslında çıksa da merdivenlerden yukarı hızla, aynı zamanda iniyordu tersine yaşamda

Paylaştıkça çoğalıyordu sevgisi, değerleri, hazinesi inadına biriktirmeden

Büyüyordu umutları, inançları hayata dair her an katlanırcasına

İçini ısıtıyordu güneş, ferahlıyordu gökyüzünün mavisinde, dalıp gidiyordu denizin büyüsüne

Coşkuyla, neşeyle yaşıyordu, sonucunu sorgulamadan, sebep aramadan

Sayın Çetin Altan'a sevgilerimle,

Sultan Öztoprak

18.02.2013
--------------------------------------------------------------------------------------------------

Karmaşa


Yorgunum,

Kuşku ile bakan sorgulardan, güvenmenin huzurunu hissetmeden

Hüküm giydiren yargılardan, kendimi de zindanlara tutsak ederek

Anlam aramaktan, her şeyin bir hatırada kalacağını fark etmeden


Yarışmaktan, kendimi ispatlamaya ve en iyi olmaya çalışmaktan,

Değerimi görmeden ve kazanmanın da kaybetmek olduğunu öğrenmeden yaşamaktan


Çaresizim,

Sonu gelmeyen düşünce çıkmazlarında kaybolmaktan, akışına bırakmadan

 
Esiri olmaktan anlık duyguların, asıl sebeplerini anlamadan

Zaman ilerlerken kendimi tanıyamamaktan, anlayınca da pişmanlık duymaktan   


Kaygılıyım,

Gelecek hayallerinde ve geçmişin anılarında yaşamaktan, şimdiki anı kaçırarak

Zihnimin sınırları içinde hapsolmaktan, özgürlüğün tadına varmadan

Hayatı belli bir kuralla yaşamaktan ve her şeye hazırlıklı olmaya çalışmaktan

Unutmaktan hayatın her an değişen bir yolculuk olduğunu

 
Korkuyorum,

Elimde tuttuklarımı kaybetmekten oysa kazanırken nelerden geçtiğimi bilmeden

İçimden geldiği gibi olamamak, konuşamamak, yaşayamamaktan, kendime yabancı olarak

Yalnız kalmaktan ve paylaşmanın güzelliğine erişmeden yaşamaktan, sadece hesaplaşarak


Öfkeliyim,

Herkesin benim gibi olmamasından, farklılıkların asıl güzellik olduğunu görmeden

Herşeyin istediğim gibi olmamasından, hayal bile edemeyeceğim sürprizlere de kapımı kapatarak

Herşeyin kontrolümde olmamasından oysa enerjimin sınırlı olduğunu bilmeden

Yeterince mala sahip olamamaktan, bu dünyadan göçeceğimi de unutarak


 
Sultan Öztoprak

09.03.2013


--------------------------------------------------------------------------------------------------

Sınırsız olsun

Bir ülke olsun, sınırları olmayan

İçinde:

Aşk olsun, gönüllere sığmayan

Yaşam olsun, alabildiğine özgür

Sevgi olsun, saf ve karşılıksız

Neşe olsun, coşkusu hep taşan

Sevda olsun, içimizi hep ısıtan…


Sultan Öztoprak

18.02.2013

-------------------------------------------------------------------------------------------------

Anlatabilsem...


Açmamış çiçeklerin kokusu etraftaki,

Resmedilmemişti gökyüzü, yıldızlar

Bahar çiçekleri deste deste, rengarenk

Sadece benim ve senindi.


Şafak vakti arıyorum en çok seni

Notaların ahenkli kıpırtısı beni sana götürüyor

Tatlı bir tebessümün kalbimi sarıyor

Gülen gözlerin derinden yansıyor 


Mısralara gizledim, notalara sakladım,

Resimlere çizdim, kitaplara yazdım

Anlatabilmek için ben seni, yokluğunda yaşatan beni

Sultan Öztoprak,
28.03.2013
-------------------------------------------------------------------------------------------

Bir düşüm var hayata dair

Seçtiğim olsa yaşadığım ve o da sorgusuz olsa

Önyargılarımdan arınsam, yorum yapmasam içimden herkes ve her şey için

Kabul etsem hayatı, insanları olduğu gibi kendimi de dahil

Kucaklasam benden farklı olanı, sevsem onları karşılıksız, şartsız

Paylaşsam her şeyi yargılamadan onları

Yarışmasam, sonunda yorulan ben oluyorum bazen de yarışı terk edip

Özgür olsam içimdeki sesler gürlerken, inlerken yaptıklarıma

Geçmişten gelen sesler en tanıdık gelen, en yakın olan

Bilmediğim farklı, zor, anlaşılmaz da olsa yine de açsam kapımı

Geçmişimi unutmak için değil, geleceğimi zenginleştirmek için geçmişimin üstüne ekleyerek


Sultan Öztoprak

18.02.2013
--------------------------------------------------------------------------------------------------

Sevgiliye


Sarıydı sardunyalar, balkahveydi gözlerinin rengi

Kırmızıydı dudakların; öptükçe daha tatlanıyor, tatlandıkça öpesim geliyor

Sensin sebebi beni sarhoş eden bu mayhoş duyguların

Çehren aklıma gelir, aynı anda ok saplanır yüreğime, sızlar içim inceden tatlı bir titremeyle

Acımda sen, sevincimde; derdimde sen, dermanım da

Kulağımda çınlanan sesin, gönlümde ısıtan sevgin, gözümde parlayan çehren

Yazdığım yazıda sen, çizdiğim resimde sen,  gördüğüm düşümde sen,

Teslim olmuşum kayıtsız şartsız esaretine

Yok olsam da girdabında gitgide, kavrulsam da acı içinde

Yine de sen, ille de sen. Sen sen sen…


Sultan Öztoprak

18.02.2013

 --------------------------------------------------------------------------------------------------

Cesaret

Yorulmuştu adeta içindeki serzenişleri sustururken

Kırılıyordu cesareti geçtikçe zaman, diğerleri  gürledikçe

Yine sustu, yeniden sustu, bıraktı kendini derin bekleyişe

Bilmeliydi ki suskunluğun tek çaresi cesaretti, yılmamaktı inadına yenilmeden başkalarına

Aldırmamalıydı diğerine, yola devam etmeliydi sadece içindeki sese kulak vererek

Anlamaz, bilmez, sormaz, görmez onlar; derin de olsa, büyük de olsa içindeki yara

Ümitti onu da ayakta tutan; bir hevesti, istekti, her geçen gün içini kamçılayan

Yolculuğa devam ediyordu, hem yaraya tutunup hem çareyi beklerken

Anlamadı yaranın çareyi, çarenin yarayı büyüttüğünü


Sultan Öztoprak

18.02.2013
--------------------------------------------------------------------------------------------------

Bize kalan hatıralar


Bir çocuğun tebessümü

Bir gülün büyülü kokusu

Sevgilinin teninin sıcak dokunuşu

Bir tomurcuğun uyanmaya başlaması

Bir filizin fışkırması yer çekime inatla

Güneşin dalışı uzaktan mehtaba

El emeği, göz nuruyla hazırlanmış elişine bakış

Annenin yavrusuna sarılışı

Bir fıkraya katılarak gülmek

Yok olmanın güzelliğini tatmak

Farkında olmak yaşamın kendi dengesinin

İşte bunlar bize kalan bazı hatıralar bu dünyadan geriye



Sultan Öztoprak

27.02.2013
--------------------------------------------------------------------------------------------------